Ders gibi röportaj

Şekib Avdagiç, İTO Başkanı.

İstanbul’da ticaret erbabının başı.

Fiyaş İstanbul Park’ın üst kiracısı.

İntercity Fiyaş’ın alt kiracısı.

Formula 1 dünyanın en üst organizasyonu.

Sahibi de bir şirket, ‘FIA değil’.

FIA ‘sportif patron’.

Tosfed FIA’ya bağlı bir federasyon.

FIA kuralları Tosfed’i bağlar.

F1’de yarışların hangi pistlerde yapılacağı kararını ‘şirket’ verir.

Bu kararını FIA’ya bildirir, Konsey onaylar, takvimi açıklar.

Şirket F1’de ‘taşın altına elini’ koyandır.

Bankalarla kredilerde sorumluluk sahibidir.

Bu yüzden FIA, sportifle sınırda kalır maddi tarafa karışmaz.

Şirketin beyaz yakalıları her sezon öncesi dünyayı turlar.

Pisti olan devletlerle ‘pazarlık’ ederler.

Az buz olmayan ‘meblağı ödeyenlere’ yarış verirler.

FIA’nın karşı bir kararı bugüne kadar duyulmadı.

Elbette yarışların organizasyonu için ‘FIA’nın sportif yönetimi’ gerekir.

İstanbul Park’taki bir yarışın sportifi için de Tosfed’e.

Sapla samanı karıştırmazsak eğer, kısaca işin özeti bu.

Fakat son zamanlarda yine bir algı operasyonu yapılıyor.

Offical sosyal medyadan yakışıksız ithamlar da gırla.

20 Yıldır pisti işleten şirkete ‘işgalci’ diyebiliyorlar.

Şirketten, bu kem sözlere karşı aynı dozda bir açıklama olmadı.

Haliyle kafalar karışınca ‘acaba’ sorusu ivme kazandı.

İşletmeci, neden aynı tonda konuşmadı?

Mutlaka bir açıklaması olmalı.

*****

Bu arada..

Yukarıdaki döngü ‘sadece Formula F1 için geçerli değil’.

Dünya Ralli Şampiyonası WRC’de de aynı sistem geçerli.

Dünya Rallikros Şampiyonası WRX’de de..

Şirketler patronajda, FIA sportif çizgide.

WRC de istenilen para verilmedi diye bizde yok.

Komşumuz ise çok yıllık bir anlaşma yaptığı için içerde.

Haliyle parsayı kapmış durumda.

*****

Diğer taraftan..

‘İstanbul Park sevdalı federasyon’ diğer pistlerimize karşı duyarsız.

İzmir elden gitti, Belediye ne kiraladı ne devretti.

Federasyondan en ufak bir talep ve dahi çıt çıkmadı.

Kocaeli de, aslında ‘gitti ama sessizce’.

Karşılığında geniş arazi ve yeni bir pist yapımı sözü alındığı iddiası var.

Ama kamuoyu ile bu konuda en ufak bilgi paylaşımı olmadı.

Körfez Pisti de federasyon için cazibe merkezi olamadı.

İzmir gibi onun da kapısına kilit vurulursa şaşılmamalı.

İzmir ve Körfez’e bu kadar duyarsız kalan federasyon,

İstanbul Park için tam bir ‘isterik krizinde’.

‘Ondan al bana ver diyor’, kısaca.

Federasyonda o kadar para olmadığına göre..

Devlet baba alacak, oğluna verecek.

Yetmez, yarış için de ayrıca verecek

İşletmesi için de çuvalla dökecek.

*****

Vakıfların ihale şartnamesi de çok ilginç.

Malı kiralanacak ama her yıl bir süre ücretsiz tahsis edilecek.

Federasyon, lisans için işletmeciden çuvalla isterken.

Sporcunun ardına sığınıp, bedava kullanım istiyor.

Bu arada ücretsiz kullanımda faturaları, kirayı kim ödeyecek?

Olası herhangi bir hasarı kim karşılayacak?

Aynı federasyon sezon yarışlarında kulüplere karşı hasım gibi.

‘Olmazsa olmazları’ var. En başta oylarını ister.

Herkesten bol sıfırlı lisans bedelleri ister.

Yakalıları için beş yıldızlı oteller, arabalar, yakıtlar, ister.

Bunlar olmazsa yarış vermez.

İstemediği kulüplerin de üstünü bir çırpıda çizer.

Yerine yeni kulüpler kurar, kurdurur, yarışları dağıtır.

İstanbul Park özelinde kim karşılar bunları?

*****

Kritik nokta federasyonun ‘sporcu hamisi’ rolünde gizli.

Ama nedense hamilik sadece İstanbul için geçerli.

İzmir ve Körfez pistleri için kıpırdayan yok.

İzmir ve Körfez, ‘madem yetersiz pistler’..

Federasyon, ‘neden’ başkaca pistler açmadı? Yapmadı? Yaptırmadı?

Burada amaç sporu geliştirmek, sporcuyu kollamaktan çok..

Sanki, ‘bağcı dövmek’ gibi görünür.

‘Piste alınmayanlar’..

Antrenman yapamayanlar..

‘Kapıya dayanan Başkan’ın içeri alınmaması.

Sürekli fırına sürülen konular.

Biri sizin evinize dayansa, ne tepki verirsiniz?

İstemediğiniz birinin evinize girmesine göz yumar mıydınız?

Kiracı eğer kural dışı davranıyorsa, kanun var, zorla olmaz.

Pistin de federasyonun da üstünde TC yok mu?

Çok yıl evvel bu pist düzgün işletilemedi diye kiralanmadı mı?

O vakitler federasyon neredeydi? Neden sahiplenmedi?

İhaleyi kazanan da parayı ödeyemediği için bugünkü işletmeciye kaldı.

Yüksek paralar ödediği geniş arazide şirket araçlarını park ediyor..

Birilerini piste sokmuyor, olabilir.

Bedel almadan antrenman yaptırmaması da eyvallah.

İstediği bedel, ‘ödediği kira’ ile doğru orantılı olabilir mi?

*****

Federasyon gerçekten sporcusunu düşünse, yeni pistler açmalı..

Ya da diğer var olanları güçlendirmeli idi..

Onca yıldır ne niyet edildi, ne bir çivi çakıldı.

O tarafta ‘gidilmedi’ ama burada Park’a karşı aşkı da ‘dinmedi’.

Şekib beyin Habertürk’e verdiği röportaj tam bir ders niteliğinde.

Tabii anlayana. Zaten anlamayana her şey boş.

Başkan Sulayem’in Ege’deki ziyareti de elbette şaşırtıcı.

Ama Şekib bey, herkesi kendine getirdi.

Ne diyor; adres yanlış, yöntem yanlış.

İyi okuyun, bir daha, bir daha..

Anladığınızda, geliriz aynı çizgiye.

Hayırlı Ramazanlar olsun herkese..

12 Mart 2024 : 13.00