Adaleti dağıtanlar

FIA’nın 2 ayda yaptığını TFF yıllarca yapamadı ve sonunda yaptı. Adaleti dağıtanların yaptığı şaibeli işler, sonunda kovulmalarına neden oldu. Ve kovuldular… Kovulmasa da aynı duruma düşen Michael Masi gibi…

Bu öyle bir iki Başkanın isteği ile yapılacak bir iş değil gibi. Mutlaka gizli bir tahkikat ve teknik takip sonucu ulaşılmış bilgi ve belgeler sonucunda oluştu durum. Şaşırdık mı? Hayır. Olaylar zinciri bağıra bağıra bizi bu güne getirdi. Oldukça aleni yapılan suistimâller, milyonlarca kişinin önünde, pervazsızca yapıldı. Ar’dan yoksun. Şimdi kimse üzülmesin. Son kaçınılmaz olmuştu.

Evvelki hafta Kim Min Jae’nin üstünde tepinen Afrikalıyı biz hariç, kimse görmedi!.. Ama geçen gün İrfan Can’ı yakalayıp attılar. Tabi ki yoruma açık bir konu faul. Ama bir hafta ara ile aynı pozisiyona kuzey/güney dersen, o ülkede hır çıkar. Tahkiki yaptıranlar, ince davranıp, raporları yayınlamayacaklar büyük ihtimâl. Kimse rencide olmasın diye. Ya yıllarca bu işe gönül vermiş seyirciler ne olacak?.. Her hafta rencide olup, hırs küpü olan?.. (Boş ver yaa… Onları adam yerine koyan mı var?)

Bu işe Koç el attı, Elmas destekledi gibime geliyor… Ezeli rekabete rağmen. Bravo doğrusu. Rekabet, gerçekleri engellememiş. Çok dürüst, çok zeki, çok ileri adamlar. Kutluyorum tüm emeği geçenleri ve taşın altına elini cesurca sokanları. Benim için şampiyonluktan daha değerli geliyor bu girişim. Samimiyetle…

Gelelim iyi habere!.. Bundan böyle, formulacı olsun, rallici olsun, hiçbir yerli sporcudan bahsetmeyeceğim. Bu kesin. 1988’den beri, gittiğim her basın/yayın kuruluşunda, sevdiğim için spor ve sporcu haberi yaptım. Bıkmaksızın. Ek zam, fark, yol masrafı almadan. Tarih yazdım 5 yılımı verip. Kimsenin umurunda oldu mu? Olmadı. Haberleri çıkmayınca araya Başkanları sokanlar, ilk toplantıda emeklerimi unutup, şana şöhrete koştular.

Hayatım boyunca hiçbir takımın basın mensubu olmadım. Sadece M. Tahincioğlu ve S. Yazıcı zamanı ödül törenine katıldım. Hepsi bu kadar… Çağıramayanlar, gerekçe olarak da “Akreditasyonu yoktu dediler” Ulan tarih yazan adamın akreditesi mi olur?.. Haberimiz yoktu diyemezler. Tüm eserimi kopyalayıp çaldılar. Kayıtları duruyor. Hem de yetkili kişiler… Bir jest yapmaktan aciz, zavallı, egoist bir camiaya gönüllü hizmet verdiğim için üzgünüm. Hem de çok.

Yaptığım hiçbir işi helâl etmiyorum. Bunları ne görmeye, ne de duymaya tahammülüm kalmadı. Cenazeme dahi gelmesinler. Adil olmayı bilmeyip, beceremeyenler. Umarım bir gün, ölüm gibi, yaşadıklarımı siz de tadarsınız. Son sözüm de budur. | Nurican Hızır, 9 Mart 2022 : 21.35

Son 70 haber

Yoruma kapalı

Arşiv

Go To Top