F1’e ilk Türk takımı hedefi

İntercity’nin patronu Vural Ak ile Sabah Gazetesinden Hülya Güler bir söyleşi yapmış. Soru ve cevapların büyük bir kısmını diğer röportajlardan da okumuştuk zaten. Ben bu uzun söyleşide en çok son paragrafa takıldım.

Burada Otomobil ile ilgili her şeye gönül vermiş, işi bu olan biri olarak elbette bir gün, bir Formula 1 takımının sahibi olmayı çok istediğini söyleyen Vural Ak, “Ama siz bunu yazmayın, fiyatlar yükselmesin” diye espri yapıyor.

Aynen katılıyorum. Sadece yarışın ülkemizde yapılması yetmez. Bu hedefe zaten yıllar önce o zaman ki adı TOMSFED olan Mümtaz Tahincioğlu yönetimindeki federasyon ulaşmıştı. Artık vites büyütmeli hedef yükseltilmelidir. Bir Türk Formula 1 takımı hayali mantıklı fakat 360 derece düşünülürse bir Formula 1 takımı yerine Formula E takımı çok daha mantıklı olabilir. Ülkemizin milli projeleri arasında da yer alan kısa adı TOGG olan yerli otomobil üretim projesi içinde böyle bir Formula E takımı önemli bir AR-GE imkanı sağlar.

Diğer taraftan Formula E’nin de Formula 1’den sonra ülkemizde yapılıyor olması, bütün Dünya ile aynı anda tanıştığımız elektrikli otomobil kültürü açısından da önemli bir rüzgar olurdu.

*****

Körfez yarışları

Körfez yarışlar ne olacak derken geçtiğimiz hafta bu konuda iki farklı gelişme yaşandı. Birincisi Amatör Ralliciler Birliği Başkanı Murat Güray kendi sosyal medya hesabı üzerinden, kendisi ile paylaşıldığı kadar kısa bilgiler paylaştı.

Murat Güray paylaşımlarında Ekim sonu, Kasım sonu ve Aralık ikinci haftasında Körfez Yarış Pisti ve Işıktepe etaplarının kullanılacağı, tek günlük üç farklı yarış yapılacağı şeklinde bilgi verdi. Ayrıca bir başka gönderisinde ARB Başkanı, yarışların toprak zemin olacağını ve Formula 1 nedeniyle ilk yarışın da Kasım ayı sonuna kaydığını paylaşmıştı.

Diğer bir gelişme ise federasyon sportif kurulunun Körfez Yarış Pisti’nde yaptığı çalışmalar oldu.

Kısaca durumu özetlersek er ya da geç, öyle ya da böyle anlıyoruz ki bu yarışlar yapılacak. Zaten artık yılın sonu hedeflendiğine göre olası bir gecikme ya yarış eksiltir ya da iki yarış arka arkaya yapılması ile çözüm üretilebilir.

Sadece ulusal klasmandaki yarışmacılar değil ARB üyeleri de dört gözle bu yarışları bekliyor. Dolayısıyla bu konuda yaşanan her türlü gelişme çok fazla sporcuyu etkiliyor. Zaten bende bu nedenle sürekli gündeme getiriyorum.

*****

İlk e şampiyon

Pandemiydi, WRC’ydi, Formula 1’di derken günün sonunda ilk Dijital Pist Şampiyonumuza kavuşmuş olduk.

17 Ekim akşamı İtalya Monza pistinde koşulan ayakta, ilk yarışı Batuhan Bilgin kazanırken, ikinci yarışı Aytaç Gördös kazandı. İki yarıştan da taşıdığı puanlar sayesinde liderliğini koruyan Özcan Yılmaz şampiyon oldu.

Türkiye’nin ilk Dijital Pist Şampiyonu olan Özcan Yılmaz’ın açıklamaları şu şekilde oldu; “Daha önce, dijital otomobil sporları platformunda, hem GTTY (Gran Turismo Türk Yıldızları) olarak kendi aramızda hem de uluslararası yarışmalara katılıyordum. İlk kez Türkiye Dijital Pist Şampiyonası düzenleneceğini duyduğum zaman çok mutlu oldum. Gerekli başvuruları tamamlayıp elemelere katıldım ve ilk 14 pilot arasında yer aldım. Sonraki 6 aylık turnuva süresince gerçekleştirilen yarışlarda, olabildiğince iyi performans sergilemeye çalıştım. Ancak turnuvaya katılan diğer arkadaşlar da oldukça deneyimliydi. Dolayısı ile her bir yarış benim için birbirinden mücadeleli ve heyecanlı geçti.”

“Çekişmeli geçen ilk 4 ayaktan sonra liderliğe yükseldim ve sonra da liderliğimi korudum. Performansımdan çok memnunum, ancak zaman zaman hatalarım oldu ve bunlardan ders çıkarmayı bilerek ilerleme kaydettim ve turnuvayı şampiyon olarak tamamladım. Şampiyon olmaktan dolayı çok mutluyum, gerçekten muhteşem bir duygu. Yıllardır ilgilendiğim bu sporda ‘şampiyon’ olmak gurur verici… Diğer tüm pilot arkadaşlarıma da fair-play çerçevesinde sezon boyunca gösterdikleri performanslar için de teşekkür ederim. Sezonu ikinci tamamlayan Aytaç Gördös ve üçüncü olan Sefa Batuhan Bilgin’i de kutluyorum. Tosfed ailesine, motorsport camiasına, sponsor firmalara ve bana en büyük desteği veren sevgili aileme katkılarından dolayı çok teşekkür ederim.”

Özcan Yılmaz’ı başarısından dolayı tebrik ediyorum. Gelecek yıllarda dijital yarışları daha fazla duyacağımıza eminim. Dijital pist yarışları en çok GTTY’ye yani Gran Turismo Türk Yıldızları’na yaradı. Çünkü zaten onlar birçok uluslararası başarıya imza atmaktaydılar TOSFED sayesinde hem başarıları bir defa daha tescillendi hem de bir çoğumuz onlardan bu sayede haberdar olduk.

*****

Takvimde strateji

Malum geçtiğimiz hafta WRC takvimi açıklanmış ve takvimde ülkemizin yer almamasını buraya taşımıştım. Bir arkadaşım arka planda konuşulan farklı bir konuyu benimle paylaştı.

Derler ki; Spor Bakanlığı’nın WRC bütçesini arttırması ve ilgili ödemelerin daha hızlı yapılacak olması durumunda yarışımız tekrar takvime girebilirmiş. Açıklamaların çelişkisinin altında yatan ana neden bu imiş.

Bence doğru olamaz. Çünkü FIA Başkanı ile bu kadar samimi bir federasyon yönetimimiz varken bence para ikinci plandadır. Diğer taraftan federasyon asla bakanlığa karşı bir strateji kullanmaz. Yani para varsa yarışta var diye bir taktik sergilemez. Çünkü iki kurumda aynı tarafta ve ilişkiler oldukça samimi. | 20 Ekim 2020 : 21.48