Gergin ve soğuk

Yaklaşık olarak 5 senedir içinde bulunduğum bu camiada başlarda en çok hoşuma giden, beni en çok cezbeden şeylerden biriydi ortamdaki oldukça keyifli ve sağlıklı rekabet. Oldukça şaşırtıcı bulduğumu söylememde fayda var, çünkü etaplarda kıyasıya yarışan insanların herhangi bir arızada, ya da bir durumda hiç düşünmeden durup yardım ettiğine tanık olmuştum. Akşam vakti bivakta yanan devasa kamp ateşi etrafında herkesin toplanıp, yanında ne getirdiyse paylaşıp şen kahkahalarla sohbet ettiklerine tanık olmuştum. Önceden icra ettiğim branşlardaki spor yaşantımda rakiplerimizle pek sohbet bile etmezdik. Zaten beni rahatsız eden, arayışa iten noktalardan biri de buydu ve Baja tam bu anda belirmişti…

TDK’ya bakacak olursak, rakip; herhangi bir işte, bir yarışta, birbirini geçmeye çalışan, aynı şeyi elde etmeye uğraşan kimse demek. Rekabet ise; aynı amacı güden kimseler arasındaki çekişme, yarışma, yarış. Biraz irdeleyecek olursak, en başından beri hepimiz aynı şeyi, başarıyı hedefliyoruz. En başından beri bu rekabet ortamı içerisindeyiz. O halde ben bu camiaya girdiğimden beri ne değişti de hala amaçlarımız aynıyken, araçlarımız değişti? Neyi ne uğruna kaybediyoruz ya da kazanıyoruz? Acaba güneş battıktan sonra yakılan o koca kamp ateşini – o eşsiz meclisi, bütün bivakta sağda solda bölük pörçük yakılan irili ufaklı kamp ateşlerine yeğlemek daha mı zor oldu?

İlk defa bir yarış ortamı böylesine gergin ve soğuktu. Herkes kendi köşesinde, dudaklar gergin, gözler diğer servislerde, akıllar cezalarda ertesi günü bekliyordu. İlk defa bu kadar keyifsizdi rekabet. Tabii ki büyük bir yatırım ve emek var bu işin içinde, hayaller ve beklentiler var. Fakat en başta biz bu işi keyif aldığımız için, Dünya’dan uzaklaşabildiğimiz için seçmedik mi? Bir teneke uğruna yapılabilecekler nelerdir? Ya da eve döndüğümüzde, onu diğer tenekelerin yanına koyduğumuzda bize hissettirecekleri nelerdir? Unutmamalı ki ne olduğu değil, bizim için ne ifade ettiği mühimdir. Biriktirdiğimiz anılardan bizler sorumluyuz. Kaçtığımız Dünya’yı bivaklara sokmaya gerçekten hiç lüzum görmüyorum. Sevdiğim bir vecize ile yazıma son verip gelecek yarışlarda sağlıklı ve keyifli bir rekabet ortamı diliyorum… At ölür meydan kalır, yiğit ölür adı kalır.
31 Ağustos 2020 : 09.45

Son 70 haber

Yoruma kapalı

Arşiv

Go To Top