Sarıkamış niyet..
İkidir eşikten dönüyorum
Dört ya da beş yıl öncesi idi sanırım..
Trans Anatolia ile çıkmıştık yola..
İlk Sarıkamış seferimdi..
Haliyle heyecan, merak maksimum.
Endişeliydik de o zamanlar..
Malum, yurt içi terör olayları yaygındı.
Sivas’a gelmeden, haberi geldi.
Parkur kısa kesilecekti.
Jandarma risk almak istemedi.
Yabancı ve Türk ekipler, araçları ile..
Olası bir olayda zarar görürse..
Özellikle dışarıda manşet olunurdu.
O vakit çözüm hızlı bulundu.
Maraton Erzurum’dan öteye gitmedi.
Sarıkamış hevesimiz kursakta kaldı ama..
Erzurum’u da ilk görmek nasipti.
Gel zaman git zaman..
Geçen sene, Sarıkamış niyetim kabardı.
Aday ralli yapılacaktı. Gitmek farz değildi.
Ama haberin peşinde olmak ve ‘ilk’i görmek..
Sarıkamış’ı tecrübe etmek maksadıyla düştüm yola.
İyi ki de gitmişim! İlk Sarıkamış tecrübemi aday yarışta yaşadım.
*****
Bu yıl ise kıdemli gidişim olacaktı.
Yine doğu ekspresini tercih ettim.
Ankara üzerinden start verdim.
Bir tam gün, kara trende seyahat..
Git git bitmez, sıkıntıdan insan patlar.
Fakat tecrübe vardı serde, bu kez ‘iş’ yükledim kendime.
Ankara’dan çıktıktan yarım saat sonra geçtim klavye başına..
Derginin röportajlarına ait teyp kayıtlarını çözdüm.
İlk kayıt 46 dakikalıktı, sanırım iki saat sürdü çözmek.
Sarıkamış kazancım oldu bunlar.
*****
Erzincan’ı geçmiştik sanırım, anlık bir mesaj düştü.
Bir takipçi sosyalden soruyordu; ralli iptal miydi?
O vakte kadar günlük hayattan ve gelişmelerden bihaberim.
Koca vagonda, restaurantında da esintisi yok.
Ekspresin hareketi ile insan adeta körleşiyor.
İnternet sıfır, hatta çoğu zaman telefon da yok!
Sadece büyük şehirlerden geçerken antenler çalışıyor.
Üstelik çifte operatör vardı üzerimde, iyi mi?..
Uzatmayayım, ralli iptalini ajans haberlerinden teyit ettim.
Ama Erzincan’da tren garından yeni hareket etmiştik.
Finiş’e daha (Sarıkamış’a) 3 saat vardı, yol üstünde ise Erzurum.
Ani bir reflekle karar verdim, inecektim trenden..
Sarıkamış’ta kayak yapmayacağıma göre..
Üç saat daha gitmenin bir anlamı yoktu.
Ekspresi gidiş dönüş almıştım, pazartesi dönüşü hayal oldu.
Yetmedi, trende antenler çalıştığı azıcık zamanda
Yolunu bulup bir de dönüş uçağı ayarladım kendime.
Rahat dönerim diye sevinmiştim, o da hayal oldu!
Ajanslardan alıntı yaparak haber yaptım anons şeklinde, Erzincan’dayken..
Peşine başkaca bir satır dizemedim..
*****
İndim Erzurum’a, bu da başka bir ‘ilk’ti.
Çünkü, Erzurum’a ilk kez ayak basmıştım.
Ancak hızlı bir operasyonla dönmek zorundaydım.
Hava alanı 25 dakika, otogar 20 dakika mesafedeydi.
Kuş uçuşu baktığında sırt sırtalar ama hem şehirden uzaktı..
Hem aralarındaki 8 km’de sadece taksi, o da bulursan.
Şehirden çıkarken, otogarı tercih ettim.
Sandım ki İstanbul’a saat başı bulurum.
18’de bir araç bulduğuma şükrettim.
En arkadan ikinci sıraydı ama..
Erzincan da dört sıra daha öne geçme kaydıyla.
Tren, Ankara’dan 24 saat mesafede..
Üstüne İstanbul’u da dahil ettin mi 30 saati geçti gidişim.
Dönüş ise, 18 saatte aktarmasız.
Uçak, Erzurum’dan günde tek sefer..
O kalktığı saatte ben zaten İstanbul’daydım.
Erzurum’da garda iken tren dönüşünü..
İstanbul’a döndüğüm vakit te uçağı iptal ettim.
Bir yarış uğruna üç geceyi, non-stop yolda geçirdim.
Dizlerim isyanda, uyku had safhada.
Elde var sıfır.. Zararıma bakınca yine de şükür..
Sonuçta benden önce Sarıkamış’a gidenler illa ki vardı.
Ekipler, mekanikler, görevliler, araçlar, TIR’lar vs..
Kokmaz bozulmaz ama çivili lastikler seneye devir.
*****
Döndüm, ajanslara haberlerde gezdim bir iki saat.
Ülkece yaşadığımız acı kaybı metanetle karşılamak zor.
Her şey bir yana, acı düştüğü yeri yakıyor.
Ve de giden can’ların geri dönüşü yok.
Evlat sahibi olmayan, kaybetme korkusunu yaşamaz.
Kaybetme acısını ise rabbim kimselere yaşatmasın.
Sezonun ilk yarışını aktarmak üzere çıktığım bu seferden..
Böylesi ile bir yazı çıkması ne acı ama gerçek.
Dilerim, rabbim ülkeme ve milletime bir daha daha böyle acı göstermesin.
Yüce Allah’tan şehitlerimize gani gani rahmet..
Yaralılarımız da acil sağlıklar diliyorum.
*****
Yazı bitti kontrol ederken, bir telefon..
Değerli bir büyüğüm ahizenin diğer ucunda.
Sarıkamış’a değinirken, lafın arasında geçti;
‘Halkın tepkisinden çekinildiği için iptal kararı’ alındı, diye.
Oysa, baktım diğer federasyonlara, ajanslara..
Maçlar oynanıyordu, bir voleybol altyapıda vardı iptal haberi.
İçimden geçmedi değil, sizinle de paylaşmak istedim;
Acaba, ödül töreni ve start öncesi konser iptal edilse..
Yarış yapılamaz mıydı?
*****
Önceki yazımda değinmiştim,
Önce 1600 km doğuya, sonra 500 km batıya diye.
İlki olmadı, bakalım ikincisi nasıl olacak?
O yolda karışık; kapılar hengame..
Bulgar vize verecek mi? Verse de kapıdan geçilecek mi?
Yoksa, Kırcaali yarışı da bize hüsran mı yazacak?
Sezona böylesi bir başlangıç, hiç hesapta yoktu.
Allah sağlık verirse, yaşayıp göreceğiz.
29 Şubat 2020 20:54
Son Yorumlar