Bir Zelanda hikayesi…

WRC genel müdürü Oliver Ciesla, önümüzdeki Eylül’de Auckland’da yapılacak olan rallinin organizatörleri ile yaptığı son görüşmelerden Avrupa’ya henüz geri döndüğünde heyecanlıydı. Yeni Zelanda Rallisi hakkında her zaman özel bir şeyler vardı. Belki Avrupalılar için mümkün olan en uzak yolculuk olması ile ilgiliydi, ancak Auckland’a inildiğinde büyük bir macera duygusu hissettiriyordu. Belki de önemli olan coşkulu ve bilgili yerlilerden olağanüstü bir karşılama, ya da olağanüstü yollardı. Aslında, bu üçünün bir kombinasyonu idi, Yeni Zelanda.

İlk kez 1977’de WRC takvimine girdi ve ilk senesi tarihindeki en şaşırtıcı hikayelerden birisi yaşandı. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, yetmişli yılların iyi bir ralli hikayesinin merkezinde ise Ari Vatanen (solda) vardı. Rallide bir Escort RS1800 kullanıyordu ve 2211km’lik parkurda 75 etabı olabildiğince farklı geçmeyi umarak Yeni Zelanda’ya erken geldi. Yerel kopilotu Jim Scott‘un ise başka fikirleri vardı ve çim biçme makinesi satan işinden bir haftadan daha fazla bir zaman ayırmayı reddetmişti. Vatanen, “Tüm etapları bir kez yaptık,” dedi ve ekledi; “bu, felaketin reçetesiydi” Felaketler çok ve hızlı geldi, ilki en belirgin olanıydı. Ari yokuş aşağı bir asfalt bölümünde kontrolü kaybetti ve bir bankete kaydı.

“Arabayı geri almak için bir vince ihtiyacımız vardı” dedi, Ari ve devamında şunları söyledi; “Bir tane aldık, ancak vinç yolun diğer tarafındaki bir ağaca tutturulmak zorundaydı, bu yüzden arabayı her hareket ettirdiğimizde başka bir arabanın geçmesine izin vermek zorunda kaldık.” Yarım saatten fazla bir süre kaybetti Vatanen, ancak ada yollarında gerçekten çok üstündü. Pehira’dan Rakauroa’ya kadar olan 102 kilometrelik yol boyunca çok iyi bir atak yaparak zirveye geri döndü. Bu ayakta Fulvio Bacchelli, Markku Alén ve Simo Lampinen’in üç fabrika Fiat’ını yakaladı ve geçti. Ancak Vatanen için rüya tam gerçekleşmedi. Toplamda 24 saatten fazla süren zorlu bir sürüşün ardından Bacchelli’ye bir dakikadan az farkla 2’nci olabildi. Vatanen’in en eğlenceli yorumu ise Scott ile ilgili olanıydı. Vatanen, “Başlangıçta babama benziyordu” dedi. “Sonunda büyük babama benzedi!” Hyundai pilotu Thierry Neuville ise “Yeni Zelanda Rallisi, her sürücünün yapmak istediği ralli” derken aslında yarışı çok iyi özetledi. Nedenini anlamak ise zor değil. | Kaynak; wrc.com | 21 Kasım 2019 : 16.30