Mehmet Besler; “Arkamda iz bırakmak istiyorum”
Tosfed Başkan adayı Mehmet Besler, seçim öncesi görüşlerini ilk kez ve sadece ajans izleyicileri ile paylaştı. Türkiye şampiyonu bir sporcu olan Mehmet Besler’in ajans mikrofonlarına söylediklerini satırına dokunmadan izleyicilerimizle paylaşıyoruz.
“Yapılmış olan işler konusunda önümüzde bir çok örnek var. Sporun içinden gelen kişilerin başarısı çok daha iyi oluyor. Serkan’ın görevden istifa edeceğini duyduğumda, bir anda aklıma geldi. Döndüm, daha önce hiç yapmadığım şekilde, önce kendime baktım. Benim yeterli olup olmayacağım çok önemliydi. Ben bir yarışa gireceksem eğer, elimdeki ekipmanların iyi olması lazım.
Merak edildiği üzere net ifade ediyorum ki, kimse, bu konuda beni iteklemedi, benim aklıma geldi. Federasyon başkanlığı için hangi kriterlerin olması gerektiğini kafamda sıraladım. Bu kriterlerin başında, tabii ki öncelikle sporun içinden gelmiş olmak gerekiyordu. Sporun içinden gelmeyen, her bölümünde olmayan bir insanın olmaması lazımdı. Spora profesyonel bir yönetici atansa bir şey yapamaz. Sporumuzun içeriğini, sporun içindeki insanları, görev yapan hakemleri ve yarışların nasıl organize edildiğini bilmesi gerekir.”
“Ben, 10 sene rahmetli Selçuk Özsevinç başkanlığında Bursa Otomobil Sporları Kulübü (Bossek) yönetim kurulunda görev aldım. Rahmetli bana hep demiştir ki, ‘başkan ol’.. Ben de, kendisini ‘yarışırken başkanlık yapamam’ diye yanıtladım. 10 Sene boyunca yönetim kurulu üyesi olarak, kulübe çok katkım olduğunu düşünüyorum. Özellikle karting ve rallide gerçekten çok faydam oldu. Ben de bu dönemde çok şey kazandım; bir yarış nasıl yapılır, bir yarış organizasyonu için nasıl para aranır, karting pisti nasıl ayakta tutulması gerekir, bu arada da yaz kış pistte vakit geçirmenin zevkli olduğunu gördüm, yaşadım. 10 Yıllık Bossek yöneticiliğim, uğraşmaktan zevk aldığım bir işti, zorunluluktan değil.”
“Düşünmeye devam ettiğimde gördüm ki, sporda 10 senelik bir geçmişim ve Türkiye Şampiyonluğuna kadar ulaşan bir kariyerim var. Aynı zamanda başarılı bir sporcu yetiştirdim. On senelik bir serüvendir, bir sporcuyu sıfırdan yetiştirmek! Başarılı bir sporcunun nasıl yetiştirileceğini, nerelerde zorluk çekildiğini, nasıl yapılması gerektiğini, yurt dışında hangi yarışlara gidilmesi gerektiğini çok iyi biliyorum. Ucuz şampiyonluklar almak basittir ama kurtlar sofrasında savaşarak bir şeyleri başarmanın bir yerlere gelmenin hazzını yaşadım hep. Ben, Berkay’ı hep kurtlar sofrasına attım. Hep boyundan büyük işlere soktum ki iyi yetişsin.”
“Bana hep, Berkay için ‘Türkiye’de neden yarıştırıyorsun?’ dediler. Yurt dışı yapan diğer pilotların çoğu aynı zamanda Türkiye’de yarışmadı. Oysa ben her sene yaptım. Şampiyon olmak için değil, çünkü şampiyonluk zaten garantiydi, çünkü seviye çok farklıydı. Yurt dışında yarıştıktan sonra Türkiye’de yarışmak hiç te zor değildi, ama örnek olmalıydık. Türkiye’de yarışmayı bırakmayarak bir şeyler öğretebilsin, bir şeyler taşıyalım istedim. Sadece pilot olarak değil, aynı zamanda Emre Ergökçen gibi çok değerli bir isim, Berkay’a emek vermiş, abilik yapmış dostluk katmış bir insan da yurt dışından buraya yenilikler getirsin diye, Türkiye Şampiyonluğu titri ile işimiz olmasa bile 5-6 sene ekstra bütçelerle Türkiye’de de yarıştık. Kimse yapmadığı için, örnek olmak adına buna devam ettik.”
“Yine düşünmeye devam ettiğimde, aile şirketlerimizin kurup yönettiğim spor kulübünü gördüm. Eskrimde Avrupa’da çok büyük derecelere ulaşan sporcular yetiştirdik. 4’ncü ligde bayan voleybol takımı kurdum, 1’nci ligin kapısına kadar getirdim. Her hafta sonu deplasmana mı gideyim, Berkay’ın yarışına mı gideyim diye ikileme dahi düştüm. 2’nci lig Voleybol’da Galatasaray’ı yendik. Amatör gibi gözüksek te profesyonel yapmaya çalıştık. Çok güzel yıllarım geçti. Bayan voleybolcuları çocukluktan alıp belli bir seviyeye taşıyarak yine sporcu yetiştirmesine önayak oldum. Aynı zamanda kulübü de geliştirdik. Kulüpçülüğün yanı sıra zaten bir sürü dernekte de üyeliğim var. Bunlar da ciddi bir avantaj.”
“Tüm bunların görünce, ‘ben, yapılanın üstüne daha iyi neler koyabilirim?’ diye düşündüm. Serkan’a rakip olarak çıkmadım! Çok kimse bu yöne çekiyor olsa dahi bu bir Serkan-Mehmet rekabeti değil. Çünkü, Serkan daha üst bir göreve niyetlendi ve Marmaris Belediye Başkan adayı oldu. O görev için çalışmaya başladı. Ben ise, Serkan’ın bıraktığı görev için ortaya çıkıyorum. Serkan olsaydı ben niye bu göreve talip olayım?”
“Berkay için oraya geliyor” diye düşünenler var. Eğer ki gerçekten Berkay için geliyor olsaydım, Serkan’ın karşısına çıkardım. ‘Meydanı boş duldu, başkanlığa oturmak istiyor’ gibi bir görüşe sahip olanlar da var ama bunda da çok yanılıyorlar. Dedemin bir sözümü kendime feyz almışımdır; “Bir işi yapıyorsan, en iyisini yap” derdi, rahmetli. Ben bir göreve talip isem, en iyisi olmak için olurum. Serkan göreve geldiği zaman hedefleri farklıydı, problemler farklıydı. Onlar o problemleri çözdüler ve hedeflerine vardılar. Şimdi çözüm bekleyen diğer problemlere hedeflenmemiz lazım. Çünkü ‘iş körlüğü’ oluyor, hala, bu tarafta yürüyebilirler. Benim ise eksik kalan işleri tamamlamam lazım. Yeterli oy alabileceğini düşünüyorum.”
“Yönetim kurulu belirleme işini belli bir noktaya getirebildim. Birlikte yola çıkacağımız insanlardan olur aldım, kalanını halletmeye çalışıyorum. Seçmiş olmak için seçmemeye dikkat ediyorum. Hakikaten iş yapacak, sorumluluk alacak bir ekip kurmak hedefim. Tak adamlık yapmıyorum, yapı olarak kendime işimde patron denmesini bile sevmedim. Şov için bu işe soyunmuyorum. İyi bir şeyler yapıp, arkamda iz bırakmak istiyorum. 2003’te ilk rallime katıldığımda nasıl ki neler olabileceğini bilemediysem, bu seçime de aynı duygularla başlıyorum. Bugüne kadar hiç başkanlık rekabetine girmedim. Ama başarılı olabileceğimi düşünüyorum. Eğer ki delegasyon seçime objektif ve istatistiki bakıp özellikleri de dikkate alırsa seçeceklerdir.”
“Delegelerle çok yakın temas kurabilecek bir sürecimiz ne yazık ki olmadı. Bunun avantaj mı yoksa dezavantaj mı olacağı konusu bardağın neresinden bakacak olmanıza bağlı. Herkes tersini söylüyor ama ben bu kısa süreyi avantaj olarak görüyorum. Diğer başkan adayımız halen federasyonda vekil olarak görev yapıyor. Benim de farklı avantajlarım var, spordan gelmem, sporla uğraşmam, sporcu yetiştirmem önemli. Elbette delegeler bunları teraziye koyacaklar ve hangi taraf ağır basarsa onu seçecektir. Kazanacağıma inanıyorum. İnsanlar bir sürü şey söylüyor ama ben seçilirsem işimi yapacağım. Delegelere gideceğim, insanları ikna edeceğim, eğer ki edemezsem benim başarısızlığım olur. Ama bu rekabeti adil ve hakkaniyetle yapalım. Benim en büyük özelliğim, şirketimdeki herkes mutlu, çünkü çalışanın hakkını her zaman veririm. Çalışmayanla da, performansı yeterli olmayanla da yolumu ayırırım ki yolumu bozmasın.”
“Başkan seçilirsem eğer, çok fazla ön planda olmak istemiyorum. İcraatlarımızla, yaptıklarımızla ön planda kalabilirsek, doğru bir ekiple çalışırsak eğer başarılı oluruz. Benim avantajım, ralli, pist ve kartingte tecrübeliyim. Offroad yarışlarına da çok gitmişliğim var ama eksiğim ve bunu da kendimi anlatarak giderebileceğimi düşünüyorum. Zaman yeter, hızlıyızdır! Bir aylık sürede 3 yıllık plan söylemlemek mümkün değil. Şirkette bile bildiğimiz işte üç yıllık plan çıkarmak için aylarca çalışıyoruz. Mevcutta yürümekte olan projelerin hepsini sürdüreceğiz. Yıldızını arama projesi zaten daha eskilerde var olan bir proje idi, son dönemde devreye alındı. Bize de var olan devam etmekte olan projeleri üstüne katarak sürdürmek düşer. Elbette başkaca projelerimiz var. Ama onu da ikinci söyleşide bahsedeyim.” | 7 Şubat 2019 : 10.20
Mehmet bey veya bir başkasının Tosfed içindeki kemikleşen kadroyu değiştirmesi lazım. Serkan Yazıcı bazılarıyla yolu ayırdı. Sportif Kurul Başkanı Murat Kaya geçmiş dönemde hatalar yaptı insanları korudu. Özellikle Murat Kaya ile yola etmek hata olur.