Yıkmadan yapılmaz!

Bizi, sizi, hepimizi heyecanlandıran..
Yüreklerimizi kabartan, umutlandıran..
5 Aralık seçimini, fazlasıyla önemsiyorum.
Çünkü, iki değerli başkan adayı yarışacak..
Biri veya diğeri, sonuçta kazanacak, ama..
Son tahlilde kazanan, yine spor olacak!
Buna inanıyorum, çünkü kazanmak zorunda..
Zinciri kırdık kırdık.. Akabinde..
Temiz ve yeni bir sayfa açılacak..
Aksi durumda, yani bu düzen devam ederse eğer..
Sporun iki değerli adayının pompaladığı
Tüm umutlar.. Boşa çıkacak ve bir başka bahar..
Çok ötede bizi bekliyor olacak..
Şahsen, seçimde kimin kazanacağından çok..
Kazananın neler yapacağına odaklıyım.
Seçim söyleşileri nedeniyle dolanırken ortalarda..
Sorularımdan biri;
“Yeni başkandan ne istersiniz?” idi.
Herkes bir şeyler söyledi ve istedi… Olur ama olmaz..
Bugünde kendime sordum, nedense, aynı soruyu!
Ben, şahsiyetlerine, insanlıklarına, dostluklarına,
Adamlıklarına, işadamlıklarına.. Başaracaklarına..
Yürekten inanıyorum fakat, endişelerim de yok değil..
Mesela, her ikisi de bir yandan mangalda kül bırakmıyor..
Kimsenin devamı değiliz, vesayetçi hiç değiliz diyorlar..
Fakat, yıkıp yapma fikrinden de imtina ile kaçınıyorlar.
Biliyorsunuz, büyük şehirlerdeki kentsel dönüşüm çok acımasız..
Mutlaka, aldığının bir çeyrek eksiğini veriyor..
İstemeyenin gözünün yaşına bakmıyor.
Çevrede yarattıkları kirlilikleri ise takmıyorlar bile..
Tam gaz, tapa gaz, yıkıp yıkıp yapıyorlar..
Yaptıkları yeni binalar, sonuçta insanları mutlu ediyor..
Çağdaşlaştırıyor, kıymetlendiriyor, katma değer yaratıyor.
Artı ve eksiler alt alta toplandığında, yüzyılın bu en acımasız..
Kentsel dönüşüm kavramı, birden yükselen değer oluveriyor.
Yıkıp yapma terminolojisini sık sık dile getirdim, ama..
Her iki adayımızda da bu kavrama karşı bir sıcaklık hissetmedim..
Bence, önce ‘korkuyorlar’.. Sistemin kendilerini de eriteceğinden..
Yenilerle de bu işi başaramayacaklarından yana endişeliler.
Bu yüzden, var olanla devam etmek gibi bir hatalı sonuç öne çıkıyor.
Oysa, denenmiş ve yıpranmış ve hatta sistemi zaafa uğratmışları…
Tek kalemde çizip atacak bir yürek aramıştım, her iki adayda da..
Şehirlerdeki kentsel dönüşüm başarıya gidiyorsa eğer..
Katı, acımasız ve kesin kararlar alınarak uygulanmasına borçlu.
Her şey oluruna bırakılsaydı ne olurdu acaba?
Her mahallede onlarca, şehirlerde binlerce bina kısa sürede..
Yenilenemez, söylemler eylem aşamasında çöp olurdu.
Bu sporu, yıllardır hoyratça yönettiklerini sanan bir kısım insan..
Şimdilerde kendilerini kendilerince manupile ediyorlar.
Oysa, tas aynı tas, hamam da aynı.. Değişen bir şey yok.
Çünkü, sadece kendilerinden menkul sanıyorlar bu sporu..
Umuyorum, her iki adayın da kadrosu belli olduğunda..
Sadece yönetimde değil, kritik görevlerdekilerde de..
Yaka farkıyla caka satanlarda da gerekli adımlar atılır ve..
İstenirse birer kuru teşekkür yazısı ile veya kırmızı kurdela ile, ama..
Mutlaka, bu sporla ilşkileri kesilir. Sporun kurtuluş reçetesidir, bu..
Hep kendilerini görevlendiren, hep yanındakini kollayıp atayan..
Aynı masanın etrafında birbirlerini ağırlayan ve bunu da..
Spor aşkına yaptıklarını söylemlemekten çekinmeyenler..
Yerlerinden milim oynatılmadıkça, sporun başına ha Ali gelmiş ha Veli..
Hiçbir şey fark etmeyecek, devranı bildikleri aymazlıkla döndürmeyi..
Kraldan çok kralcılık yapmayı sürdürecekler.. Bu yüzdendir ki..
Spor, onca yıldır ileri değil, hep geri gide gide artık duvara tosladı.
Denenmiş ve yıpranmıştan medet ummak, düşülebilecek en büyük yanlışken..
Her iki adayın da, kendilerinden beklenenleri boşa çıkarmak gibi..
Bir lüksü olmamalı, olamaz.. “Yık, yap”tan başkaca bir yol aramak..
Zamanı yine geri sarmak olacaktır.
Umarım bu uyarım, kulaklara küpe olur.
Son kullanma tarihleri çoktan geçmiş olanları temizlemeyen başkan..
Tarihin karanlık dehlizlerinde kaybolur gider.
Fırsat kaçmadan, doğrudan ayrılmadan..
Hatırlatayım istedim.