Ovacık ‘tarihi’ Ümit ile başladı!

Türkiye tırmanma şampiyonasının ikinci yarışı olan İstanbul tırmanma yarışında, İzmirli şampiyon yarışçı Ümit Ülkü, Porsche GT3’ü ile ‘3’ü bir arada’ tadında bir zaferle evine döndü. 5 dakika 28 saniye 329 saliselik toplam zamanıyla da hem kendi kategorisi olan K4’te, hem günün genel klasmanında birinci sırayı kaptırmayan Ümit Ülkü, aynı zamanda da üçüncü çıkıştaki 1 dakika 48 saniye 051 saliselik zamanla da günün en iyi çıkış zamanı kupasını kazandı.

Ovacık’ta 4.2 km’lik yeni bir parkurda ilk kez yarış düzenlenmesi nedeniyle, Ümit Ülkü, bu yarışın ‘kütüğüne’ ilk zaferin ve ilk en iyi zamanın plaketini çakarak adını Ovacık tarihine yazdırdı. Çok yıllar önce, bozuk ve asfalt-toprak karışımı haliyle ralli etabı olarak ta kullanıldığı belirtilen parkur, bugünkü haliyle bir pistten farksızdı.

Yer yer üç şeritlik genişliği, Kartepe’nin asfaltının kıskandıracak kalitede zemini ve uzun düzlükleri ile pilotajdan çok ‘güç’ gerektiren parkurun ‘ideal aracı’ olarak görülen Porsche GT3’ü ile Ümit Ülkü, henüz start almadan herkesin ortak favorisiydi ve kazanması kimseye sürpriz olmadı.

GT3’ünün süspansiyon ve diğer ayarlarının bu parkur için tam uygun olmadığını düşünen ve sohbetlerde bunu dile getiren Ümit Ülkü ise her çıkışta zamanını birer saniyeden daha fazla iyileştirdi ve 1 dakika 48 saniye gibi, en yakın zamandan 2,7 saniye daha hızlı olduğunu kayda geçirdi

Ovacık, kısa ve sprint bir etaptı, çıkış zamanları da bunu açıkça gösterdi. Kaymak gibi asfaltta, aracına güvenen gaz pedalının üstüne oturdu. Gücü asfalt üzerinde tutabilenler, klasmanda sıralandılar. Tutamayanlar için ise, çekici servisi verildi her zamanki gibi. Ankaralı Tamer Dağlı, bariyerlerde Clio’sunun ön kısmını fena hasarladı.

Halid Avdagiç, -izleyenlerin tabiriyle- son düzlüğe havada girdi, tekerleri asfalta geri döndüğünde kontrolden çıkan Control’ü ile yol dışına savruldu. Yaklaşık 150 metreyi kanal içinde gidip, hakem stop masasını arkadan dolandı ve tekrar asfaltı çıkıp kaldı. Bu anlatıma karşın, Control’in çekici üstündeki son hali, Clio’ya göre yeni gibiydi!

Sıcak ama rüzgârlı bir gündü. Ertesi gün ‘anneler günü’ kutlamalarına engel olmamak adına yarışı cumartesiye almak ince bir düşünce olduğu gibi, pekala cumartesi günü de yarış yapılabileceğini gösterdi. Yer, İstanbul’un bildik bir bölgesiydi ve ulaşımı kolaydı ama seyirci yine yoklamada ses vermedi.

Aracı hazır olmadığı için yarışamayan bir genç yarışçı, Şile’ye otobüsle, oradan da ticari bir taksi ile parkura kadar ulaşıp, ‘kulak pasını sildiği’ için müthiş keyifliydi ama ne parkurdan telefonla canlı yayın yaptığı gibi eski yarışçılar, ne de kendileri start aldıkları yarışlarda diğer branş yarışçılarını alkış kadrosunu görmek isteyen diğer İstanbullu muazzaf yarışçılar da asfaltın kenarında dizilmediler.

Parkura önce K1’ler çıktı, en son K4’ler bırakıldı. Öncü araçlar boldu, hatta el ısıtmak isteyen ulusal bir İstanbullu rallici dahi S2000’ine öncü plaka taktı, asfaltta gazladı. İlk km’de var olan bir iki geniş viraj  dışında tapa gaz gidilecek düzlükler, kaput altındaki beygirleri fena bağırttırdı. Seyreden keyif aldı, yarışan hem keyif aldı ve hem de keyif kattı. Gün sonunda mutsuz insan pek yoktu!

K1’de 4 start, 4 finiş vardı; biri son çıkışı yapamadan startta kaldı, diğerleri kupa aldı. Palio’su ile Burak Başlık, Micra ve R11’in önünce birinci oldu. K2’de de 4 start vardı ve hatta 4’ü de finiş gördü ama kimse kupa kaldıramadı! Renault Clio Ragnotti’si ile en iyi zamanı yapan Semih Erkal’a, 15 saniye farkla 2’nci olan İzmirli Galip Atar itiraz etti. O’nun aracının bu kategoride değil, K4’de olması gerektiğini ileri sürdü.

Atar’ın itirazı komiserlerden geri döndü, ama Atar iddiasından dönmedi! Yeni bir dilekçe daha yazdı, nakit bedelini ekledi, komiserlerin kararını federasyona temyiz etti. Bu yüzden, K2’de kupalar da dağıtılmadı, federasyona gönderildi. Çıkacak karara göre, adreslere kargolanacaklar.

Antalyalı İsa Karol, S1600 Punto ile K2’de 4’ncü olmasını, ‘üstünde kalan izi silememeye’ bağladı. Geçtiğimiz sezon, Antalya tırmanmada yaptığı kazanın kendisinde derin iz bıraktığını yineledi, işi zamana bıraktı.

K3’te 5 start vardı; turuncu renkli Cup Clio’su ile asfaltta sıkı tutunan Refik Bozkurt, toplamda 7 saniye farkla birinci oldu. Ülkü Motorsport’un Bursalı yarışçısı İsmet Toktaş ta Ovacık’ta ateş topu rengindeki Honda’sını sıkı bağırttırdı ama iki kez 1.51 gören rakibini geçemeyip, 2’ncilikte kaldı. Grupta 3’ncülük kupasını sol eliyle kaldıran Bursalı Osman Uğur’un sağ eli bandajlıydı ve yarışı da tek kolla tamamladı! Şileli Yaşar Abay ise, ST’si ile devlere karşı kafa tutamadı, podyum dibinde kaldı.

K4’de Ümit Ülkü, yine ve yeniden kazandı. Tırmanma şampiyonluğu yolunda 2’de 2 yaptı, koleksiyona iki kupa daha kattı. Halid Avdagiç, yoldan koptuğunda fly geçmişti, yarış bitirdi kabul gördü ve 2’ncilik kupası ile podyuma çıktı. Türkiye Tırmanma Şampiyonası’nda sezonun üçüncü randevusu bu ay sonunda (31 Mayıs) Sakarı Ilıca’da (Eskişehir) koşulacak.

Aydın Hoşgör | Ralli Ajansı

[metaslider id=25679]