Siz sordunuz, Başkan yanıtladı (1.Bölüm)

Tosfed Başkanı Metin Çeker, geçtiğimiz ay, özel bir röportajda Ralli Ajansı?nın sorularını yanıtladı. Tosfed Yönetim Kurulu?nda medyadan sorumlu üye olarak görev yapan Ömer Erdem?in de hazır bulunduğu sabah kahvaltısında Başkan Çeker?e öncelikle ajanstaki anonsumuz üzerine bize gönderilen izleyici sorularını sorduk, aldığımız yanıtları da satırına dokunmadan yayınlıyoruz. Röportajı herhangi bir konu sıralamasına tabi tutmadan, tamamen ve kaydın çözümü sonrası sadece edit ederek yayına veriyoruz. 85 Dakikalık bu röportajı ortalama 1,5-2 sayfalık bölümler halinde ve seri olarak bugünden itibaren ajansta yayınlıyacağız. Aşağıdaki ilk bölümünde, Dr Sinan Kılç?ın istifasına tepkiler ve yurt dışı harcamaları iddialarına yanıtlar var.

-Son genel kuruldan bu yana federasyonda işler nasıl gidiyor?

Bana göre iyi gidiyor. Bir sorun yok. Bütün yönetim kurulu olarak memnunuz ve son derece verimli çalıştığımızı düşünüyoruz.

-O günden bugüne, yapmak istediklerini yapabildin mi?

Mutalaka, birkaç tane sponsor beklentisi olan proje var, mesela ?Türkiye Pilotunu Arıyor? projesi henüz devreye giremedi..

-Yöneltilen sorulardan biri de bu; ne oldu bu projeye?

Duruyor. Sponsor görüşmeleri devam ediyor.

-Sezon başladı neredeyse yarılandı..

Bu projede adayları İstanbul Park?ta yetiştirip özel kupalarda yarıştırmak esas.

-Gerçekleşme olasılığı?

Var!

-Ne kadar?

Olması için çalışıyoruz.

Ömer Erdem; Aslında bu projenin özü, İstanbul Park bünyesinde yapılacak olan birden fazla tek marka kupasına amatör pilot yetiştirmek. Türkiye geneline yayılacak bir proje olduğu için, mevcut pilotlardan yararlanılacak diye bir kural yok. Orada hayatında hiç pilot olmamış, sokaklarda tehlike arz eden gençleri bu sporun içerisine çekebilmek gibi bir amme hizmeti de var. Genelde tek marka kupalarında yarışmak için pilotlar koltuk parası öder ama buradaki sistem o değil. Otomobil markalarının sadece otomobiller değil, bu işin operasyonel giderlerini de karşılayacakları ve İstanbul Park?ta yapılacak yarışlarda pilot adaylarının eğitimlerini de alıp sıfırdan yetişmeleri. İlk sene hedeflenen pilot sayısı bildiğim kadarıyla 200 kişi. Onlar da yapılacak olan tek marka kupalarında, ki burada isim veremiyorum ama üç ya da dört marka var, bunlar otomobillerini hazırlamaya başladılar bile, pilot olarak yer alacaklar.

-Yönetim Kurulu?ndan istifa eden Dr.Sinan Kılıç, bu istifasını sert bir deklerasyonla açıkladı. İçeride ne olduğunu herkes merak ediyor. Herkes bu konuda bir şeyler söyledi, söylüyor da, bir de senden duymak istiyoruz; yönetimin 2?nci ismi neden istifa etme gereğini hissetti?

Sinan abi 2008?den beri Mümtaz beyin yönetiminden geliyor. Yönetimde çok fazla teşviki mesaisini harcamaz ama gerektiği yerlerde, bürokraside ihtiyaç olan anlarda bize yardımcı olan ve abi diye sevdiğimiz saydığımız bir abimiz.

-Bu istifanın sezintisini aldın mı?

Bunun tarifi biraz zor. Genel olarak Sinan abinin bazı ?şu olmazsa bu olmaz? tarzında bize hep şeyler oluyordu. Ama bu konularda kararı hep yönetim kurulu veriyor. Yönetim Kurulu?nda da bu tip ?o olmazsa ben yokum? tarzıyla nereye kadar uzayabilirdi bu iş? Dolayısı ile böyle bir sıkıntı vardı.

-İstifasının öncesinde birebir kendisi ile bir görüşme yaptınız mı?

Yaptık tabi.

-İstifasını sana açıkladı mı?

Hayır. Dediğim gibi, biz zaten seviyoruz, sayıyoruz, saygı duyuyoruz, uyarı yaptığı zaman da, normal zamanda yaptığı şeylerde ise zaten biz oybirliği ile karar veriyoruz, bunların içerisinde ?o olmasın? dendiğinde doğal olarak fikri karşı karşıya kalması oluyor.

-Bu istifanın yönetimini sarstığını düşünüyor musun?

Hayır. Zaten çalışan ekip ekip belli.

-İmajınız zedelenmedi mi? 2?nci ismin istifa etmesi ve ayrılırken de deklerasyon yayınlaması sence nasıl karşılandı?

Camiada herhangi bir ters şekilde karşılanmadı ama dışarılardan nasıl değerlendirilir bilemiyorum. Bizim çalışmalarımız, eğitimlerimiz, aynı tempo gidiyor. Sezon da iyi başladı..

-Şöyle bir fikir ne kadar gerçek veya dışı; Sinan beyin yönetim kurulundaki tavırları karşısında kendisinin yönetimde kalması istenmiyor ama kendisinin istifa edip gitmesi için bu isteklerin karşılanmıyor..

Bu iddia değerlendirilebilir ama bizim kendisinin yönetim kurulunda olmaması gibi bir düşüncemiz yoktu. Yönetim kurulu ben dahil 9 kişi, bunun 5-6?sı çok aktif ve hep beraber çalışıyoruz. Bütün işlere vakıf olarak gidiyorsun. Toplantıdan toplantıya çözülecek bir şey değil.

-Yaptığı açıklamalardaki iddiaları nasıl karşıladın?

İddialar var ama hepsinin de cevabı var. Bu iddiaların da, bizim asıl sorumlu olduğumuz Genel Müdürlük nezdinde de karşılık görmediğini düşünüyorum.

-Genel Müdürlük ve devletin başka bir katında, bu yüzden size bakış açılarında bir değişiklik gözlemlediniz mi?

Şu anda bunu hissedemeyiz.

-Bekliyor musunuz, bu bir olasılık mı?

Ömer Erdem; Federasyonun Devlet ile olan ilişkileri farklı, her gün hayatında olan bir merci değil ki devlet! Federasyonun özerk olarak bütçesini, dönemsel denetlemelerini yaptıkları bir ritunu var. Bu bahsettiklerinizin hepsinin belli aralıklarla denetimleri yapılıyor. Rakamlar şeffaf, denetim raporları açık. Bunu sizin de temin etmeniz mümkün.

Metin Çeker; Mart ayında oldu bu denetim.

Ömer Erdem; Şunu demek istiyorum, federasyon her gün devletin çeşitli kademeleri ile irtibatta değil. Tabii ki federasyonun rutin işlerinde izinler, yarışlar için bir takım konular, yıllık bütçelerin değerlendirilmesi, bütçe kapamaları ya da seçimler gibi anlarında devlet çok daha aktif rol alıyor, temsiliyet, oy verme, delege listesi gibi konularda daha etkili rol oynuyor ama bunların haricinde devletle her gün bir ilişki yok.

-Az önce Mart?ta denetim gördük dedin yanılmıyorsam..

Denetleme Kurulu?muz vardı ve bu kurulun sadece iki üyesi genel kurulda seçilen, diğer 3?ü genel müdürlükten atama. Federasyonun ana statüsünde var olan ve bünyesindeki denetim kurulu geldi, denetleme yaptı ve raporlarını verdiler. Herhangi bir iddia konusu ile ilgili bir şey çıkmadı. Mesela, iddialardan birisi yurt dışına yapılan seyahatlerdi, bu seyahatlerde her hangi bir usulsuzluk yok, olamaz da zaten, isme alınıyor uçak biletleri, aynı şekilde gidip geliyor, herhangi bir harcırah ta verilmiyor. Bu standart olması gerekiyor. FIA?ya da bu şekilde taahhüt veriyorsun.

-Bu seyahatların pek çoğunun telekonferans şeklinde yapılabileceği ve bu masrafların önlenebileceğine dair iddialar var.

Temmuz ayında göreve geliyorsun, hiç gidilmemiş iki toplantı kalmış. İddialarda yer verilen isimlerden Mümtaz bey ve Kerem, kendi paralarını kendileri ödüyorlar. Talepleri yok, çünkü bizimkiler standart. Sekiz kişiden ikisi almıyorsa ne yapayım. Kerem?le de konuştum, ?bana da sorsunlar? dedi. ‘Ben zaten hanımla Paris?e gitmişim, istediğim otelde kalmışım, business uçmuşum, bunu federasyon neden ödesin, en kendi paramı kendim öderim’, diyor.

–Yurt dışı masraflar olarak tarif edilen giderlerin tamamı ne kadar?

45 bin lira, toplamı. Sinan bey bunu iddia ettiği vakit de bunun 15.500 Lirası ödenmişti, toplamda.

Ömer Erdem; Bu toplantılara katılıp çok gerekli. Eşyanın tabiatında olması gereken bir durum. Siz bu toplantılara katılmadığınız takdirde FIA ile olan ilişkileriniz, onlarla olan yarış münasebetleri, Türkiye?ye gelecek olan yarışların akibeti, yurt dışından bazı bütçelerin getirilmesi, güvenlik ve yarışların yapılmasını sağlayan teknik gelişmelerin gerçekleştirildiği yer, bu toplantılar. Bu toplantılar keyfi değil, dünyanın her tarafında yapılır. Bir kısmı telekonferans ile yapılabilir ama bu toplantılarda oradaki network?ün içerisinde olmak bambaşka bir şey. Geçmiş dönemlerde  Mümtaz bey bu toplantılara gide gele bazı yarışların Türkiye?ye getirilmesi konusunda inanılmaz bir network oluşturdu. Bu konuda ben de kendi işimle ilgili olarak dünyanın her yerindeki toplantılara gidiyorum ve bu toplantılardaki ilişkiler benim işimin kalitesini yükseltiyor.

Devamı yarın..