Kokteyl

İki ?yer?in arası, taş çatlasa bin metre var-yok!

Birinde kameralar sıralı, gazeteciden geçilmiyor..

Diğerinde ?tek? kamera çekiyor..

Gazeteci bir elin iki parmağı..

Birinde konuk ?Putin?, Rusya Başbakanı..

Tüm ekranlarda canlı bağlantı..

Haberler hep O?ndan bahsediyor..

Diğerinde konuk ?Todt?, FIA?nın Başkanı..

Değil canlı, cansız görüntüsü dahi yok ekranda!

Gazeteler kör, ajanslar sağır..

Dünyanın dört bir yanından gelen 450?ye yakın ASN biraradalar..

Otomobil sporlarının önümüzdeki dört yılını şekillendirecekler..

Beş odada gün boyu ?terapi seansları? gibi, kapanıyorlar, konuşuyorlar..

Haftanın ilk akşamında, programın ilk gecesinde soluklanma anlamında..

Kokteyl var, Çırağan Sarayı?nın Enduran salonunda.

Toplantı odalarından çıkan misafirler, soluğu kokteylde almaktalar..

Kapıda Demir Berberoğlu.. Tosfed?in çiçeği burnunda yeni ?Başkanı?..

?Kendi? misafirlerini kapıda karşılıyor, tek tek ellerini sıkarak.

Yabancı konuklardan da hamle yapanına ?hoşgeldiniz? diyerek..

Beş günlük programan tamamen FIA?nın organizasyonu.

Tüm kurallar Fransız. Hep, ?yasak? üstüne..

Medyaya her şey yasak!

Dinleme, görme, izleme, çekme..

Bilmeyen zannedecek gizli bir istihbarat toplantısı.

Putin?den daha istihbari bir durum olur mu?

Orada dahi medyaya bir çizgiye kadar her şey serbest.

Bizde davet 7?de başladı, salon tıklım doldu..

Aslında, kokteylin ilk adresi Dolmabahçe içerisinde sanat merkeziydi.

Putin?in adım attığı salonlarla neredeyse sırt sırta..

Programı yapanlar geç te olsa uyandılar ki, apar topar adres değiştirildi.

Dolmabahçe?den Çırağan?a geçti, kokteyl mekanı.

İyiki de geçti; çünkü..

Putin?den çok O?nun için etten, demirden, siberden duvarlar örenler bir dert..

Adım başı güvenlik, adım başı kralcı, adım başı medyacı..

Trafiği sormanıza hiç gerek yok..

Haliyle, kokteylin yerinin değişmesi geç te olsa iyi oldu.

Hem Putin faktörü etkendi, yerin değişmesinde..

Ve hem de kokteyle katılımcıların sanat merkezine sığmayacağı endişesi.

Ki, bunda da haklı çıkıldı, Enduran salonunda dahi omuz omuza kalındı..

Yabancı misafirler için büyük kolaylıktı aynı zamanda.

Sabahtan beri beyin fırtınaları yaptıkları ?dershane? salonlarından çıktılar..

İki koridor dolaşıp kokteyl salonuna düştüler.

Eğer ki, koteyl ilk yerinde kalsaydı..

Sanırım, ?biz bize? kalırdık!

Velhasıl, kokteyle ilgi çok yüksekti.

Ev sahibi Demir Berberoğlu?nun da keyfi yerindeydi.

Siyaseten bilgi ve birikimlerini her fırsatta sergiledi.

Herkesle tokalaştı, konuştu, sohbet etti.

Salonun her yerine yetişmeye çalıştı.

Başkan Todt ile ?samimiyetlerine? dem vurdu.

Bilmiyordum ve hatta bunun fırçasını da yedim;

Meğer Demir Başkan Galatasaray mezunu.

Haliyle, İngilizce?sinin yanında Fransızcası da var.

E, Fransızlarda bu işe ezelden takıklar.

Sevmezler İngilizce konuşmayı.

Hele ki biri kendi dillerinden konuşmaya başlasın, kırk yıllık dost olurlar.

O hesap, iki Başkan birbiri ile iyi kaynaşmışlar.

Bunu diyen, Demir Başkan, Todt?tan doğrulatamadım haliyle..

Ama, kokteyle gelişti bir kucaklaştılar ki hasret kalmış iki dost gibi.

Velhasıl, dün gece Başkan?ların keyifleri çok yerindeydi.

Bir gece öncesi de akşam yemeğini salaş bir balıkçıda yemişler.

Çok memnun kalmış Fransız Başkan.

Kokteylde önce Demir Başkan konuştu, sonra da Todt..

Sonrasında herkes ?kendi? misafirleri ile ilgilendi.

Todt, delegeasyonları ile üçlü beşli gruplandı..

Demir Başkan da davet ettiği misafirleri ile..

İlginçti, gecede ?bürokratlar? yoktu.

Ne bir bakan, ne de yardımcısı veya Vali ve emniyet Müdürü..

Haliyle, tercihleri Outin?den yana olmuştur.

Çifte Başbakanı bırakıp ta çifte Başkan?a gelecek halleri yoktu elbet..

Ama gözler, SGM?den birilerini aradı durdu.

Hatta soruldu Demir Başkan?a açıken..

?Herkese davet çıkarttım? dedi, ?ama gelmediler?..

Çok sonra, artık kapıda bekleme sona erdikten dahi sonra..

Tamer Taşpınar geldi salona..

Kapıda tanıyan yok, salona girmek üzere iken vardım yanına..

Yeni yöneticilerle tanıştırıp havale ettim kendisini.

Ne de olsa, sporun üst düzey bir ismi.

Her zaman bizimle olması gereken biri.

Neyse lafı uzatmayayım..

Gecede çok ama çok ilginç başkaca simalar da vardı.

Misal, Erdoğa Zorlu!

Çok yıllar öncesi, Turing Spor Komitesi Başkanı.

Elini eteğini çoktan çektiği sporun yeni yönetiminden gelen nazik davet üzerine..

Tarabya?daki evinden inmiş Çırağan?a..

O?nu yıllar sonra yeniden görmek, iyi geldi bana..

Sonra, Faruk Süren..

Galatasaray?ın Efsane Başkanı.

Tosfed?in bir dönem 2?nci Başkanı..

Ve, Opel Motor Sport?un kurucusu, ilk Genel Müdürü..

Bir dönem, Tosfed başkan adayı; İskender Aruoba..

Kokteyl haberinde de ismen saydım, yineliyorum..

İsok Başkanı Hilmi Orbay, ki son seçimde karşı tarafın yönetim kurulu adayıydı.

Berkan Kılıç, duayen medyacı, İsok?un ağır toplarından..

Genç kuşaktan da pek çok sima.. Misal;

Yakın arkadaşlar, Adil Küçüksarı ve Simin Bıçakçıoğlu..

Dubai?den ayaklarının tozuyla, Burcu Çetinkaya ve Çiçek Güney..

Safari?nin patronu Hakan Dinç ve ?yeni şekli? ile oğlu Ali..

İstanbul Park?ın yeni patronu Vurak Ak..

Offroad?un tecrübeli bir ismi, Ahmet Tınkır..

Önceki yönetimden Erdal Tokcan ve eşi Tina hanımla birlikte Haluk Ünsal..

En çok, Ann hanımla karşılaştığıma şaşırdım ve sevindim.

Mümtaz Başkan ile birlikte geldi, kokteyl salonuna..

?Ev sahibi? Demir Başkanla tokalaşıp salona girdiler birlikte..

Ann hanımı çok zamandır görmemiştim, oldukça neş?eliydi..

Belki Başkan?ın hayatından otomobil sporları çıktı-çıkacak diye sevinmektendi..

Ama o gün ve o akşam, Mümtaz Başkan, tüm programın gizli yöneticisiydi.

Hafta boyunca da Çırağan?da orkestra şefliği sürecek.

O?nun son döneminde planıp düzenlendi, bu FIA toplantısı ve ödül gecesi..

Haliyle, ?son organizasyonu? için iş başındaydı gece boyunca..

Konuklarla ilgilendi, Başkan Todt?un etrafından eksik olmadı.

Todt?ta konuşmasında O?na ?Mümtaz? diye seslenip teşekkür etti.

Gece renkliydi, çok! Ama en çok ilgimi çeken şu oldu;

FIA delegasyonu ve haliyle salonun yaş ortalaması 60 üzeriydi!

Todt?un, kendisini seçen delegasyonu bir nevi son bir dünya bonusu oldu..

İstanbul?un incisi boğaza nazır Çırağan Sarayı?nda, dünya promüyeri..

Yaşlı amcalar ve teyzeler, ne kadar etkin olacaklar bilemiyorum ama..

Eğer bunlar dünya sporuna yön vereceklerse, durum pek vahim göründü bana.

Umarım, tecrübeleri ışığında, gençlerin enerjisi ile birlikte, iyi bir sinerji yakalıyorlardır..

Toplantıların içeriğini bilemediğimiz, havasını koklayamadığımız için ötesi yok..

Yine de yazacak çok şey daha var, ama baktım ki üçüncü sayfaya geçti yazı..

Durmam lazım; yoksa Mustafa (Şairoğlu) ve Enis (Alpsoy) yine yakınacaklar..

?İyi? ama ?kısa? yaz diye..

İyi de, yazmasak nasıl anlatılacak bu kadar şey.

Velhasıl, kalın sağlıcakla.

Bir sonraki yazı anlatırım, aklımda kalan diğer ayrıntıları.

Nasılsa bu ara yarış yok, seçim yok, geriye yazacak ne kaldı?

Sevgiyle kalın..