Mevcut değerleri muhafaza ederek taş, üstüne taş konulmasının taraftarıyım

Yeni Tosfed yönetiminin 2013’teki ilk faaliyetine, İsok’taki yedek yönetim kurulu üyesi olma sıfatımla katıldım. Cumartesi günü, yeni Başkan, ?cari durum? hakkında tüm kulüp temsilcilerini bilgilendirdi.

2013 için radikal bir değişim öngörmüyorlar. Sporcu sayısını arttırma hedefleri var, ama yeni tesisleşme olmadan ve yeni yarış otomobillerini parkurlara çekmeden bu hedefi gerçekleştirmeleri çok zor.

Demir Bey’in konuşmasından sonra sorulara geçildi. Bu bölümde de hedefler konusunda biraz daha bilgilenme fırsatımız oldu. Görünen o ki yeni yönetim ilk yılını sisteme hakim olabilmek için geçirecek.

Tüm yarışları FIA kuralları çerçevesinde yaparak sıfır risk almak istiyorlar. Türkiye’ye has yeni sistemler oluşturmak için seçimden önce çok hazırlık yapmadıklarını anlıyorum.

2013 Türkiye Ralli Şampiyonasını 4 asfalt ve 3 toprak yarış olarak planlamışlar. Toprak yarışların azaltılmasını olumlu bulmuyoruz. İsok İstanbul Rallisi’nin de en son yarış olarak planlanması bizim açımızdan iyi olmamış.

Esas konu ise Federasyon Kupası. Ortada bir fikir var ama çerçeve henüz netleşmemiş. Dolayısı yapılan açıklamalar bazı çelişkiler içeriyor. Umarım adaletli bir sistem oluşturulur. Zira yapılan açıklamalar sırasında takımlardan ve sporculardan bir çok tepki aldılar.

İsok, İstanbul Kupası?nı 2013’te düzenlemeye karar verir ise, benim şahsi kanaatim Federasyon Kupasına dahil olmaması yönünde. Zira mevcut değerleri muhafaza ederek taş üstüne taş konulmasının taraftarıyım.

Gala gecesi ve ödül töreni için ellerinden geleni yapmışlar. Fakat sponsorlar arasında bir tek otomotiv markası yoktu. Bence işe buradan başlamak, otomotiv dünyası ile otomobil sporlarının barışmasını ve kucaklaşmasını sağlamak gerekiyor.

Bu vesile ile yeni yönetime başarılar diliyor, sporu tabana yaymak ve geniş kitlelere ulaştırmak için daha makro planlamalar yapmalarını öneriyorum.